Danimarka, AB’nin Yeşil Dönüşümünde Liderliği Üstleniyor

Danimarka, Temmuz ayında başlayacan altı aylık AB Dönem Başkanlığı öncesinde, iklim hedeflerini ve yeşil dönüşümü merkeze alan bir gündemle öne çıkıyor. İklim, Enerji ve Kamu Hizmetleri Bakanı Lars Aagaard, Avrupa ülkelerine çağrıda bulunarak, kısa vadeli ekonomik ve jeopolitik baskıların, Avrupa’nın yeşil dönüşüm hedeflerini sekteye uğratmaması gerektiğini vurguladı.

Avrupa Komisyonu’nun, 1990 seviyelerine göre emisyonları %90 azaltmayı hedefleyen 2040 iklim hedefini önümüzdeki hafta açıklaması bekleniyor. Ancak Polonya ve Fransa gibi bazı ülkeler, hedefin maliyetinin yüksek olacağı endişesiyle sürece temkinli yaklaşıyor.

Aagaard, artan savunma harcamaları ve jeopolitik gerilimlerin bütçeleri zorladığını kabul etmekle birlikte, Avrupa’nın uzun vadeli rekabetçiliği için yeşil dönüşümün vazgeçilmez olduğunu belirtti:

“Avrupa’nın rekabet gücünün anahtarı, daha fazla alanda elektriğe geçmek ve bu elektriği kendimizin üretebilmesi. Bunu yenilenebilir enerjiyle, hatta nükleerle yapabiliriz. Ama yeşil dönüşümü durdurmak ne iklim sorununa ne de güvenlik sorununa çözüm getirir.”

Gayriresmî Bakanlar Toplantısı ile yeşil gündem şekillendi
Danimarka’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen AB Çevre ve İklim Bakanları Gayriresmî Toplantısı da bu gündemin bir parçası oldu. Toplantıya, AB Komisyonu’nun çevre ve iklimden sorumlu üst düzey yetkililerinin yanı sıra, Danimarka’dan İklim, Enerji ve Kamu Hizmetleri Bakanı Lars Aagaard, Çevre Bakanı Magnus Heunicke ve Yeşil Dönüşüm Bakanı Jeppe Bruus katıldı.

Toplantıda, AB’nin COP30 iklim zirvesi öncesi müzakere öncelikleri, 2030 sonrası iklim politikaları ve 2040 iklim hedefi masaya yatırıldı. Ayrıca, plastik kirliliğini önlemeye yönelik uluslararası bağlayıcı bir anlaşma için AB’nin izleyeceği strateji görüşüldü.

Çevre Bakanı Magnus Heunicke, AB’nin birlik içinde hareket etmesinin önemine dikkat çekti:

“Jeopolitik baskıların arttığı bir dünyada yaşıyoruz. AB’nin hem güvenlik hem de yeşil dönüşümde güçlü olduğunu göstermesi gerekiyor. Ağustos ayında BM’de plastik kirliliği için uluslararası bir anlaşma müzakeresine başkanlık edeceğiz. Bu nedenle ortak bir yaklaşım geliştirmek kritik.”

İklim Bakanı Lars Aagaard ise yeni hedeflerin bir an önce netleşmesi gerektiğini vurguladı:

“İklim nötr bir AB, daha güçlü, daha rekabetçi ve daha güvenli bir AB demek. Bunu başarmak için birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Başkanlık dönemimizde en büyük görevimiz, bu hedefler konusunda uzlaşma sağlamak olacak.”

Yeşil Dönüşüm Bakanı Jeppe Bruus, Danimarka’nın tarım ve çevre sektörleri arasındaki iş birliği sayesinde hayata geçirilen tarihi yeşil üçlü anlaşmayı AB ülkelerine tanıttı:

“Tarım ve doğa temsilcilerini aynı masa etrafında buluşturarak, büyük tarım alanlarını doğaya dönüştürdük. Bu sayede hem güçlü bir tarım sektörünü koruyor hem de yeşil hedeflerimizi ilerletiyoruz. Avrupa’daki meslektaşlarımızın bu dönüşümü yerinde görmesi ve çözümlerimizin işe yaradığını deneyimlemesi çok değerliydi.”

Yeşil dönüşüm ve güvenlik el ele
Danimarka, AB dönem başkanlığı boyunca, 2030 sonrası iklim politikaları, 2040 hedefleri ve plastik kirliliği anlaşması gibi kritik başlıklarda liderlik üstlenecek. Jeopolitik baskılar ve artan savunma harcamaları, yeşil dönüşümün önemini daha da artırıyor. Aagaard’ın sözleriyle:

“İklim değişikliği ciddi bir tehdit. Ama yeşil dönüşüm de, güvenlik gibi, zorunluluk. Şimdi harekete geçmezsek, rekabet gücümüzü, güvenliğimizi ve geleceğimizi riske atarız.”

Kaynak: Reuters, Council of Europe