McKinsey Enerji Dönüşüm Raporu

Ortalama bir insan yılda 800 kilogram ham petrole eşdeğer enerji tükettiğini biliyor muydunuz? Peki ya bu tüketimin 60 kişinin her gün ve gece durmaksızın çalışmasına eşdeğer olduğunu?

Bugünkü enerji sistemi, enerji kaynaklarının üretimi ve tüketimini kapsayan, devasa ve karmaşık bir yapıya sahip. Yüzyıllar boyunca optimize edilen bu sistem, küresel ekonomiye derinlemesine entegre olmuş ve milyarlarca insana hizmet etmektedir. Ancak bu sistemin ciddi kusurları da bulunuyor. Örneğin, sahip olduğumuz enerji sistemi, küresel karbondioksit emisyonlarının yüzde 85’i ve fazlasından sorumlu. Ülkeler ve şirketler, emisyonları azaltmak ve enerji sistemini dönüştürmek için çalışmalara başlamış olsa da, bu geçiş henüz başlangıç aşamasında. Düşük emisyonlu teknolojiler 2050 yılına kadar gerekli olan seviyelerin yalnızca yüzde 10’unda kullanılması yolun başında olduğumuzu doğruluyor.

McKinsey grubunun Ağustos ayında yayımladığı rapora göre; enerji dönüşümü, yedi ana alanın değişimini gerektiriyor: enerji, ulaşım, sanayi, binalar, hammaddeler, yeni yakıtlar (hidrojen gibi), ve karbon ile enerji azaltımı. Rapor, bu alanlarda birçok zorluk tespit etmiş ve bu zorlukları üç zorluk seviyesine ayırmıştır: Seviye 1: yerleşik teknolojilerin yayılması; Seviye 2: bilinen teknolojilerin hızla dağıtılması ve ilgili altyapının genişletilmesi; Seviye 3: teknolojik performans açıklarının kapatılması ve büyük ölçekte değişimlerin sağlanması gerekiyor.

Enerji dönüşümünün başarılı olabilmesi için fiziksel zorluklara dair detaylar için rapora buradan ulaşabilirsiniz.