TÜREK 2024 Yoğun Katılımla Gerçekleşti

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından bu yıl 13. kez düzenlenen Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi (TÜREK 2024), “Geleceğin Enerjisi Türkiye’nin Geleceği” ana temasıyla sektör profesyonelleri, uzmanlar ve politika yapıcılarını bir araya getirdi. Kongre, rüzgar enerjisi sektöründeki son gelişmeler, yatırım fırsatları ve teknolojik yenilikler gibi önemli konuları ele almak üzere iki gün boyunca yoğun bir katılım ile gerçekleşti. TÜREB Başkanı İbrahim Erden’in açılış konuşmasında, Türkiye’nin rüzgar enerjisi sektöründeki uluslararası tedarik zincirinde öne çıkma hedefi doğrultusunda yapılan çalışmaların altı çizildi. Erden, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 120 bin MW kurulu güç hedefi doğrultusunda her yıl 5 bin MW’lık rüzgar yatırımı yapılmasının planlandığını belirterek, bu hedeflere ulaşmak için düzenli kapasite artışının ve HIT-30 gibi destekleme mekanizmalarının önemine dikkat çekti…

Kongrenin açılışında söz alan diğer önemli isimler arasında TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, WindEurope CEO’su Giles Dickson, TÜREB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erden ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin yer aldı. Kongrede, enerji sektöründeki dönüşüm, yatırımların desteklenmesi ve sektörel işbirliklerinin artırılması gibi önemli başlıklar üzerinde duruldu.

RÜZGARDA YERLİ KATMA DEĞER ORANIMIZI YÜZDE 70’LERİN ÜZERİNE TAŞIMAK İSTİYORUZ

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu da stratejik yapısal dönüşümlerin gerçekleştirilmesi için enerji alanına odaklanılması gerektiğini söyledi. Çoştu, “2000’li yılların başında adımları atılan, gelişmeye başlayan Türk rüzgar enerjisi endüstrisi bugün Avrupa’nın önemli üretim üslerinden biri olmayı başardı. Bugün, rüzgar enerjisi noktasında üretim kapasitesi itibarıyla Avrupa’nın 5. en büyük endüstrisine sahibiz. Ürettiğimiz her 4 üründen 3’ünü 50’ye yakın ülkeye ihraç edebilir konumdayız. İhracat hacmimiz yıllık 1,5 milyar avroyu, sektörümüzün cirosu ise yıllık 2,2 milyar doları geçmiş durumda. Türkiye’nin yenilenebilir enerji üretimi ve kullanılması noktasında sektörün ihtiyaç duyacağı destekleri Bakanlık olarak sağlamaya gayret gösteriyoruz. Bu kapsamda TÜBİTAK aracılığıyla şimdiye kadar 118 AR-GE projesini destekledik. Sektörün önünü açacak, gelişimine ivme kazandıracak adımlar atılacak. Tıpkı savunma sanayinde başardığımız gibi rüzgarda çok kuvvetli bir yerli sanayiyi Türkiye’de inşa etmek, geliştirmek istiyoruz. Yerli katma değer oranımızı yüzde 70’lerin üzerine taşımak istiyoruz” dedi.

RÜZGAR ENDÜSTRİSİ BÜYÜKLÜĞÜMÜZ 2035’TE 7,5-8 MİLYAR DOLAR SEVİYESİNE ÇIKABİLİR

TÜREB Başkanı İbrahim Erden: “Bu hedef 2035’e kadar Türkiye’de devreye alınacak tüm rüzgar yatırımlarının toplam 50 bin MW’a ve rüzgardan üretilen elektriğin yılda 138 TWh’e ulaşmasını sağlayacak. Bugün ürettiğimiz elektriğin 430-440 TWh civarında olduğunu, 2035’te de 510-520 TWh civarında olduğunu düşünürsek yüzde 25-30 arasında rüzgar kaynaklı elektrik üretimini hedeflediğimiz ortaya çıkacak. Bu ihtiyaçlarla beraber 2035 hedefleri ve Sanayi Bakanlığımızın açıkladığı HIT-30 Programı kapsamında yürütülecek önemli destekler var. Bu destekler sanayi kazanımlarımız açısından çok önemli. Bu destekler rüzgar endüstrisinin büyümesine katkı sağlayacak. HIT-30 ve benzeri Sanayi Bakanlığı’nın destekleriyle bugün 2,2 milyar dolar seviyesindeki rüzgar endüstrisi büyüklüğümüz 2035’te 7,5-8 milyar dolar seviyesine çıkabilir. Bu Türkiye’nin cari açığına olumlu etki edecek ve ülkemizin ihracatını artırarak daha büyük bir sanayi etki alanı oluşturulmasını destekleyecek. İthalat rejimimizde gördüğümüz eksikliklerin giderilerek yerel sanayimizin ve pazarımızın adil rekabete uymayan koşulların elimine edilmesiyle ve rekabet koşullarının sağlanmasıyla desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Lojistik altyapımızın, kara yolları ve deniz yolları değerlendirilerek genişletilmesi ve kapasitesinin artırılması sektörümüzün gelişimi açısından çok önemli. Deniz üstü rüzgar enerjisi sanayisi ve tersanecilik sektörlerinin de bir “master plan” çerçevesinde irdelenmesi ve desteklenmesi gerekmektedir” açıklamasında bulundu.

TÜRK RÜZGAR ENERJİSİ SANAYİCİLERİ İÇİN AVRUPA PAZARI BÜYÜYOR

WindEurope CEO’su Giles Dickson ise 150 ana tedarikçi ve 350 de alt tedarikçiye sahip Türkiye rüzgar enerjisi tedarik zincirine dikkati çekerek, “Bu gerçekten etkileyici. Avrupa’nın geri kalanı bunun için size son derece minnettar. Çünkü fabrikalarınızın ürettiklerinin çoğu Avrupa’nın geri kalanına ihraç ediliyor.” ifadelerini kullandı. Dickson, Türkiye hariç tüm Avrupa’nın her yıl 18 GW yeni rüzgar santrali inşa ettiğini belirterek, “Bugün ile 2030 arasında bu sayı artacak. Ortalama olarak her yıl 27 GW yeni rüzgar santrali inşa edeceğiz. Yani fabrikalarınız için pazar büyüyor. Avrupa’nın geri kalanı, bu ülkede ürettiğiniz ekipmanlara daha da aç olacak. Türkiye’de üretilen ekipmanların kalitesi de Avrupa’da takdir ediliyor. Bu ülkede ürettiğiniz türbinler ve ekipmanlar mükemmel kalitede” dedi.

TÜREK 2024 oturumları, kamu ve özel sektörün önde gelen temsilcileri ve uzmanları tarafından yönetildi. En çok ilgi gören oturumların konu başlıkları şunlar oldu:

• 2035 Vizyonu ve YEKA Özel Oturumu: Türkiye’de Enerjinin Geleceğini Şekillendirenler
• Enerji Depolamanın Potansiyelini Açığa Çıkarmak: Yenilikler, Piyasa Trendleri ve Depolamanın Yenilenebilirlerle Entegrasyonu
• Karasal Rüzgar Enerji Santrallerinin İşletme ve Bakımında Verimliliği Artırmak
• WEC Özel Oturumu: Türk Yatırımcılar için Küresel Fırsatlar
• Karasal Rüzgar Enerjisinin Gelişimini Hızlandıracak Yeni Düzenlemeler